komşu — is. 1) Konutları yakın olan kimselerin birbirine göre aldıkları ad 2) sf. Sınır ortaklığı bulunan, mücavir Komşu bahçeler arasında da pek kullanılmayan yan kapılar vardı. Ç. Altan Birleşik Sözler komşu açı komşu hatırı komşu kapısı kapı bir komşu … Çağatay Osmanlı Sözlük
komşu kızı almak, kalaylı kaptan su içmek gibidir — komşu kızını almaya karar veren, ailenin ve kızın durumunu, gidişini iyi bildiğinden içi rahat olarak bu ilişkiyi kurar anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
komşu kapısı — is. Pek yakın sayılan yer Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller komşu kapısına çevirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
komsu — komisario … Suomen slangisanakirjaa
komşu açı — is., mat. Tepeleri ve birer kenarları ortak olan iki açıdan her biri … Çağatay Osmanlı Sözlük
komşu hatırı — is. Komşular arasında gözetilen saygı … Çağatay Osmanlı Sözlük
komşu boncuğunu çalan gece takınır — hırsızlık mal, sahibinin göremeyeceği yer ve zamanda kullanılır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
komşu kapısına çevirmek — (bir yeri) yakın olmadığı ve sık sık uğranılması gerekmediği hâlde bir yere çok sık gitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
komşu ekmeği komşuya borçtur — komşunuz size bir ikramda bulunur, bir şey armağan ederse siz de ona ikramda bulunmalı, armağan vermelisiniz anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
komşu iti komşuya ürümez — komşudaki uygunsuz kişi, başkalarını incitse de komşusunu rahatsız etmez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
komşu komşunun külüne (veya tütününe) muhtaçtır — komşular en küçük şey için bile birbirlerine muhtaçtırlar anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük